Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nuran Koyuncu,
“Kadın toplumun temel direğidir. Konuya hukuksal açıdan baktığımızda kadını koruyan yasal düzenlemeler var. Fakat, sorun yasal düzenlemeler değil, bu yasaların uygulamasının nasıl şekillendiği. Asıl mesele toplumun kadına bakış açısını değiştirebilmek. Kadının sesini duyurabildiği her platform son derece kıymetli. Düzenlenen bu tür programların ve katılımcıların değerli görüşlerinin bu noktada bu bakış açısına önemli katkı sağlayacağına inanıyorum.” diyerek programın başarılı geçmesini diledi.
Hukukta Kazanım Topluluğu başkanı Beyza Doğan topluluk faaliyetlerine değinerek, faaliyetlerin gelişerek devam edeceğini belirtti. Doğan, yapacakları faaliyetlerle Necmettin Erbakan Üniversitesi Hukuk Fakültesinin adını daha üst noktalara taşımak istediklerini ifade etti.



Avukat Begüm Tekin konuşması
“6284 sayılı Ailenin korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” konulu konuşmasında kanun ve uygulaması hakkında bilgiler verdi. İlk olarak 2020 yılı kadın cinayetleri verileri üzerinden bir değerlendirme yapan Tekin, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği”’ aracılığıyla elde ettiği verilerle ilgili yaptığı sunumda, 2020 yılında 471 kadından 171’inin şüpheli ölüm olarak kayıtlara geçtiğini ve faillerinin bulunamadığını, 300 kadından 182’sinin neden öldürüldüğünün ise tespit edilemediğini ifade etti. Öldürülen kadınların % 60’ının evde öldürüldüğünü söyledi. 6284 sayılı yasanın içeriği konusunda katılımcıları bilgilendiren Tekin, kanunun fiziksel şiddetin yanı sıra, ekonomik, psikolojik, cinsel şiddet gibi farklı şiddet türlerini de kapsadığını belirterek, yasanın koruyucu ve önleyici tedbirler ile ilgili maddeleri hakkında açıklayıcı paylaşımlarda bulundu. Pandemi dönemine de değinen Av. Begüm Tekin, eve kapanma sürecinde, ekonomik sıkıntıların getirdiği stresin de verdiği etkiyle şiddet konusunda kadınların bu süreci çok zor geçirdiklerine dikkat çekti ve bu dönemlerde daha etkin ve sıkı tedbirler alınması gerektiğini belirtti.



Avukat Begüm Gürel ise “Kadının İnsan Hakları” temasıyla gerçekleştirdiği konuşmasında şunları söyledi: “Kadının insan olmaktan kaynaklanan hakları temel olarak dört gruba ayrılmaktadır. Bu ayrım kadının evlilik ve boşanmayla ilgili hakları, bedensel hakları ve kamu yaşamındaki hakları şeklindedir.  Kadınlar geçmiş dönemlere baktığımızda kutsal bir varlık olarak adlandırılarak, hep evde tutulmaya çalışıldı. Fakat 2021 yılında biz halen kadının bu söz konusu haklarına rağmen sempozyum ve konferanslarla bu hakları anlatmaya çabalıyor ve konuşuyor isek, bu konuda istenilen düzeye gelemediğimizin işaretidir.” dedi. Yaptığı sunumda Kadının insan haklarının alt boyutlarına ayrı ayrı değinen Gürel, bir kadının hakları konusunda mücadele etmesi ve bir nevi savaş vermek durumunda kalmasının düşündürücü olduğunu ifade etti. Yaşanılan sorunların en büyük kaynağının cinsiyet eşitsizliği olduğuna dikkat çekerek, bu eşitsizliklerin toplumda nasıl şekillendirildiği ile ilgili örnekler verdi. Gürel ayrıca kadınların güçlü olmasının önemini vurgulayarak “Şu anki maddi durumunuza güvenerek hareket etmeyin. Yarının garantisi olmadığı için kolunuza maddi getiri ve mesleki konuda takabileceğiniz kadar çok bilezik takmaya çalışın.” şeklinde konuştu.

 
Av.Bedia Teymur, medyanın kadına yönelik şiddete karşı etkilerini içeren bir sunum yaptı. Editörlük ile ilgili bilgi ve deneyimlerini paylaştığı sunumunda, haberin aktarılışı noktasında medyanın toplumu nasıl etkilediğine ilişkin dikkat çekici örnekler verdi. Kadına ve çocuğa yönelik şiddet ve istismar haberlerinin en çok izlenen ve okunan haberler olduğunu söyleyen, Teymur haberi önemli ya da önemsiz hale getiren şeyin insanların meraklarını gidermekten kaynaklanan bu haber seçiminin oluşturduğuna işaret etti. Haber dilinde dikkat edilmesi gerekenlere değinerek haberlerde dehşet verici, halkta tedirginlik ve korku oluşturabilecek ifade ya da görüntülerin infial uyandırdığını belirtti. Şiddet haberlerinde olayın gerçekleşmesine dair ayrıntılı bilgi verilmesi ve failin adım adım neler planladığının aktarılmasının, okuyucuda korku oluşturması ve bunun kadınları güçsüz, saldırıya açık gösterdiği yönünde paylaşımlarda bulundu.


 
Karşılıklı soru cevabın ardından panelistlere plaket takdimi.