Anasayfa
18 Ekim 2017 | Genel

Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı, Dünya Meme Sağlığı Günü, Pembe Kurdele Takma Günü

Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı, Dünya Meme Sağlığı Günü, Pembe Kurdele Takma Günü

Meme kanseri görülme sıklığındaki artış ve küresel meme sağlığı girişimleri, meme kanseri riskine yönelik ilgi ve farkındalığı arttırmıştır. Farkındalığı artırmak, erken teşhis ve tedaviyi desteklemek amacıyla, Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2004 yılından itibaren Ekim ayı (1-31 Ekim) “Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı” olarak kabul edilmiştir.  Bu ay içerisinde,  sivil toplum kuruluşları ve Sağlık Bakanlığı tarafından yurt genelinde eğitimler ve bilinçlendirme kampanyaları düzenlenmektedir. Erken tanının önemini vurgulamak amacıyla, 15 Ekim “Dünya Meme Sağlığı Günü” olarak kabul edilmiş ve 26 Ekim meme kanserini sembolize eden “Pembe Kurdele Takma Günü” olarak belirlenmiştir.

Meme kanseri, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen ve yaşam kaybına neden olan kanser türüdür. Kadınlarda görülen kanserlerin yaklaşık %25’ini meme kanseri oluşturmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü`ne (DSÖ) bağlı Uluslararası Kanser Araştırmaları Merkezi (IARC), 180 dünya ülkesinin 140’ında meme kanserinin kadınlarda en yaygın görülen kanser olduğunu belirlemiştir. 2011 yılında dünya çapında 508.000 kadın meme kanseri nedeniyle yaşamını kaybetmiştir. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkanlığı, Türkiye’de kadınlarda görülen kanserlerin %22,9’unu meme kanserinin oluşturduğunu, kadın ve erkeklerde görülen ilk on kanser türü içerisinde, akciğer, prostat ve deri kanserinden sonra en yaygın görülen kanser olduğunu bildirmiştir.

Meme kanserini önleyecek, etkisi kanıtlanmış bir yöntem henüz yoktur, en önemli şans erken tanıdır. Erken tanı sonrası iyileşme oranı %80-100 aralığında değişmektedir. Erken tanıda en önemli nokta, meme kanseri risk faktörlerine ve koruyucu önlemlere ilişkin farkındalığın artırılmasıdır. Meme kanserinin değiştirilemeyen risk faktörleri; kadın cinsiyet, ileri yaş, kalıtım, birinci derece akrabada meme kanseri varlığı, iyi huylu meme hastalığı, 12 yaşından önce adet olmak, 55 yaşından sonra menapoza girmek ve göğüs bölgesine radyoterapi almaktır. Değiştirilebilen risk faktörleri ise, obezite, doğum yapmama, ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapma, doğum kontrol hapı kullanma, menapoz sonrası hormon tedavisi alma ve alkol kullanmaktır. Meme kanserini önlemek amacıyla birincil korunma kapsamında uygulanabilecek sağlıklı yaşam girişimleri; sebze ve meyveden zengin beslenme, haftada en az 150 dakika yürüme gibi orta düzey fiziksel aktivite yapma, sağlıklı kiloda olma, sigara ve alkolden uzak durmaktır. Meme kanseri kaynaklı yaşam kaybını önlemede uygulanabilecek ikincil korunma önlemleri ise, kendi kendine meme muayenesi (KKMM) yapmak, klinik meme muayenesi (KMM) yaptırmak ve mamografi çektirmektir. Erken tanı için, 20-40 yaşları arasında  ayda bir KKMM yapılmalı,  iki yılda bir KMM yaptırılmalıdır. 40-69 yaş aralığında ise, ayda bir KKMM yapılmalı, yılda bir KMM yaptırılmalı ve iki yılda bir mamografi çektirilmelidir. 2013 yılında yapılan bir konsensus ile Türkiye’de meme kanseri taramalarına başlama yaşı 40 olarak belirlenmiştir. Her ilde bulunan  Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM), 40 yaş ve üstü kadınlara ücretsiz mamografi çekilmekte; KKMM eğitimleri ve broşürleri de ücretsiz olarak verilmektedir.

“Tarama 1 saatinizi, kanser hayatınızı alır.” Meme kanserinin kaderiniz olmasını istemiyorsanız, taramalarınızı ihmal etmeyin. Unutmayın, “erken fark ederseniz çok şey farkeder.”