“Her Medeniyet Kendi Teknolojisini, Her Teknoloji Kendi Kültür ve Değerini Üretir”

01.02.2017

Cumhurbaşkanlığı himayesinde gerçekleştirilen Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Ödülleri Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen törenle sahiplerine verildi.

TÜBA 2016 Ödülleri Törenine, Başbakan Yardımcıları Nurettin Canikli ve Tuğrul Türkeş, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Rektörümüz Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBA Konsey Üyeleri, yerli ve yabancı bilim adamları ile çok sayıda akademisyen ve davetli katıldı.

TÜBA Ödülleri Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Unutmayalım ki, her medeniyet kendi teknolojisini, her teknoloji kendi kültürünü ve değerini üretir. Ecdadımızın en güzel ibadethaneleri inşa etme gayesi ile yaptığı camilerle birlikte o camilerin inşasında kullanılan teknik ve teknoloji de bizim medeniyetimizi yansıtır. Ticaret yolları üzerindeki hanlar, kervansaraylar, köprüler aynı şekilde birer medeniyet mirasıdır. Eğer siz, kendi teknolojinizi, kendi biliminizi üretemiyorsanız, onun kültüründe ve değerinde de belirleyici olamazsınız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Bilimler Akademisi ödüllerini kazanan tüm bilim insanlarını gönülden tebrik ettiğini dile getirdi.

Ödül Alan Bilim İnsanları

Sosyal ve Beşeri Bilimler Akademi ödülünün sahibinin, bu alandaki çalışmalarıyla dünya çapında takdir toplayan Prof. Dr. Şerif Mardin, Sağlık ve Yaşam Bilimleri Akademi ödülünün sahibinin, kanser konusundaki çalışmalarıyla öne çıkan Prof. Dr. Mary-Claire King, Fen ve Mühendislik Bilimleri Akademi ödülünün sahibinin ise kimya alanında önemli bir isim olan Prof. Dr. Omar Yaghi olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hocalarımızı bilime ve insanlığa yaptıkları katkılar için, şahsım, ülkem ve milletim adına tebrik ediyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2016 yılı Genç Bilim İnsanları Ödül Programı kapsamında çeşitli bilim dallarından 31 bilim insanını ödüllendirdiklerini kaydetti.

Bilimsel Telif ve Çeviri Programı (TEÇEP) çerçevesinde mühendislik ve sosyal bilimler alanlarında iki bilim insanını, Kayda Değer Telif ve Çeviri Eser Ödülleri kapsamında da 4 bilim insanını ödüllendirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Bilimin, bilimsel çalışmaların gelişmesine verdikleri katkı sebebiyle Türkiye Bilimler Akademisi’nin Sayın Başkanını ve değerli üyelerini kutluyorum” diye konuştu.

Kendi Teknoloji Ve Biliminizi Üretemiyorsanız, Onun Kültürü Ve Değerinde De Belirleyici Olamazsınız

Her medeniyetin kendi teknolojisini, her teknolojinin kendi kültürünü ve değerini ürettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ecdadımızın en güzel ibadethaneleri inşa etme gayesiyle yaptığı camilerle birlikte, o camilerin inşasında kullanılan teknik ve teknoloji de bizim medeniyetimizi yansıtır. Eğer siz kendi teknolojinizi, kendi biliminizi üretemiyorsanız, onun kültüründe ve değerinde de belirleyici olamazsınız. Bakınız burada çok yalın iki örnek vereceğim. TÜBİTAK bir dönem, millî yazılım sistemi arayışının ürünü olarak PARDUS’u üretti. Bu yazılımın kullanılacağı teknoloji bize ait olmadığı için, tüm gayretlere rağmen PARDUS yaygınlık kazanamadı. Geçerli ve yaygın kullanılan bir ürün hâline dönüşemedi. Aynı şekilde, Başbakanlığım döneminde kamu kurumlarındaki bilgisayarlarda F klavye kullanılması konusunda bir genelge yayınlamıştım. Aradan geçen onca yıla rağmen, bu konuda da ciddi bir ilerleme kaydedilemediğini görüyorum. Çünkü bu klavyenin kullanıldığı cihazı ve teknolojiyi üreten, dolayısıyla onun kültürünü belirleyen biz değiliz. Bu örnekleri olabildiği kadar çoğaltmak mümkündür. Tabii bunu söylerken, kategorik bir ret anlayışından asla hareket etmiyorum. Bizim medeniyetimizde ve kültürümüzde, dünyada iyi olan, güzel olan, faydalı olan ne varsa onu almak, kullanmak, geliştirmek vardır. Reddiye, ilimde bizde asla yoktur”

 “Ar-Ge Harcamaları 2015 Yılında 20 Milyar Doları Aştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 yılda, bilime, bilim insanlarına, bilimsel çalışmalara verdikleri önemle, bu konuda çok önemli mesafe kat ettiklerinin altını çizdi. Ar-Ge harcamalarının, tarihte ilk defa 2015 yılında 20 milyar doları aştığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Millî gelirimize oranını 14 yılda yüzde 0,5’ten yüzde 1,06’ya, -ki kesinlikle yeterli değil- inşallah bunu da yüzde 3’e çıkaracağız.”dedi.

FETÖ’cüler İradesini Karanlık Bir Güce Teslim Etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, pek çok sapkın yapı gibi, FETÖ’cülerin de, yollarını kaybettiklerini sözlerine ekledi. “Ne” olduklarını, “kim” olduklarını unutarak, her biri, sadece sahiplerinin emrettiğini yapan birer Mankurt’a dönüştüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Öyle ki, 15 Temmuz’da bu örgüt mensuplarının yaptıkları ihanetin büyüklüğünü, ancak bir asır önceki işgal günleriyle mukayese edebiliriz. Mesela, FETÖ’nün Türkiye Büyük Millet Meclisini bombalaması ile Osmanlı Meclis-i Mebusanı’nın kapatılması aynı şeydir, aynı amaca yöneliktir. Orada bir fark yok. Her ikisi de, millî iradenin tecelligahı olan bu kurumları işlemez hâle getirerek, ülkenin işgaline zemin hazırlama amacı gütmektedir. Ülkenin en parlak beyinlerini bünyesine toplamakla övünen bir örgütün böylesine bir ihanet çukuruna yuvarlanmasının sebebi, ilmini irfana dönüştürmek yerine, iradesini karanlık bir güce teslim etme tercihinden kaynaklanıyor. Bizim dinimizde, inancımızda iki kavram vardır ki bu çok çok önemlidir. Bunun bir tanesi ‘ubudiyet’tir, bir tanesi de, ‘uluhiyet’tir… Biz ilah olarak Allah’tan başka bir güç asla tanımayız, tanıyamayız. Bu bizim inancımızın, itikadımızın en önemli başlıklarından bir tanesidir. Bir diğeri de Ubudiyettir, yani kulluktur. Allah’tan başka hiçbir güce biz kul olmadık, kul olamayız. Bu da bizim aynı şekilde ubudiyetimizin gereğidir. Fakat siz kalkıp da Pensilvanya’ya bu iki önemli itikadi başlığı teslim edersiniz işte orada her şey kaydı demektir. Rabbimiz, Kur’an-ı Kerim’de bize defalarca ‘Akletmez misiniz’, ‘düşünmez misiniz’ hep bu uyarılar var. Buna karşılık onlar ne diyor, ‘Akletme, düşünme, sadece sana söyleneni yap’ söyledikleri bu. Bunun adı yine Kur’an-ı bir ifadeyle cehalettir ve bu cehaletin havuzuna düşmek çok büyük tehlike getiriyor.”

Bu kör teslimiyetin ne inancımızda, ne kültürümüzde, ne de bilimde yeri olmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’deki bilim ve eğitim kuruluşlarından beklentilerinin; düşünen, tecessüs eden, araştıran, soruşturan, sürekli daha ileriye gitmeyi hedefleyen bir anlayışı topluma yerleştirmeleri olduğuna dikkat çekti. TÜBA’ya da bu konuda önemli görevler düştüğüne dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü ödül töreninde olduğu gibi, “Marifet iltifata tabidir” anlayışıyla bilim insanlarımızı teşvik eden TÜBA, bilim ve teknoloji alanında kendi kültürümüzü, değerlerimizi oluşturacağımız bir zeminin inşasına da öncülük yapmalıdır” dedi.

Paylaş
HABERLER