İstiklal Marşı’nın 97. Kabul Yıldönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü Paneli Düzenlendi

İstiklal Marşı’nın kabulünün 97. yıldönümü münasebetiyle Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesinde bir panel düzenlendi. Panele Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tahir Yüksek, AKEF Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kırbıyık, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Karataş, AKEF Dekan Yardımcısı Prof. Dr. İsa Korkmaz ile öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.

AKEF Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kırbıyık’ın oturum başkanı olduğu panelde AKEF Alman Dili Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Osman Öztürk ile Türkçe Öğretmenliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şerife Akpınar konuşmacı olarak yer aldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda ilk olarak İngiliz Dili Eğitimi Anabilim Dalı 3. sınıf öğrencisi Alperen Baran İstiklal Marşı’nın tamamını okudu. Ardından Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Bir Destan Adam Mehmet Akif Ersoy” belgeseli izletildi.

Düzenlenen panelde ilk olarak konuşan Prof. Dr. Mehmet Kırbıyık konuşmasının başında Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un yazdıklarını yaşayan, yaşadıklarını yazan dürüstlük timsali biri olarak gün gün ölen değil gün gün doğan biri olduğunu söyledi. Ersoy’un şahsiyeti hakkında bilgiler veren Kırbıyık, ufkunun genişliği, çalışkanlığı ve sabırlı oluşunun yanı sıra vatan millet din gibi değerler söz konusu olduğunda haksızlıklara karşı sözünü esirgemeyen biri olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Ali Osman Öztürk,  “İstiklal Marşı’nın Türk Halk Türküsü Geleneğindeki İzleri” konulu bir sunum yaptı. Öztürk, Macar bir Türkolog olan Ignacz Kunos’un “Yar bana yollamış bir gömüş hilal, O yar benim olmazsa etmem hakkımı helal, İsterim yâre gideyim yollar pek zülal” isimli türküsünün uyak bakımından İstiklal Marşı ile benzediğini ifade etti. Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşını yazarken bu dizelerden esinlenmiş olabileceğini dile getirdi. Savaşın sebep olduğu duyguların İstiklal marşındaki dizelere nasıl yansıdığı hakkında da açıklamalar yapan Öztürk, şiirde Türk halkının duygularının tam anlamıyla özetlendiğini söyleyerek, “Hilal” ve “Helal” şemalı uyakların aynı duygularla Akif’in diğer şiirlerinde de görüldüğünü belirtti.

Doç. Dr. Şerife Akpınar ise konuşmasında,“İstiklal Marşı’nın Doğuşu ve Temel Kavramları” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Akpınar, askerleri motive etmek amacıyla düzenlenen ve kazananın 500 lira ödül alacağı yarışmada Mehmet Akif Ersoy’un ödüllü bir yarışma olduğu için arkadaşları tarafından şiir yazmaya zor ikna edildiğini ifade ederek şunları söyledi: “ Mehmet Akif Ersoy’un şiiri, 724 şiir arasından seçilerek mecliste ayakta alkışlanmıştır. Ersoy ihtiyacı olduğu halde ödülü kabul etmeyerek parayı Dar’ul Mesai adı verilen kadınlara ve çocuklara iş öğreten bir kuruma bağışlamıştır. Onun bu yüksek ahlakı milletin istiklal marşını parayla yazdığı bir şiir olmaktan da kurtarmıştır.”

İstiklal Marşındaki temel kavramlara da değinen Akpınar, İstiklal, hak, iman ve vatan gibi değerlerin marşın dizelerinde nasıl işlendiğine dair de katılımcıları bilgilendirdi. Akpınar şairin ele aldığı bu kavramların milletimizin en kıymetli değerleri olduğunu ifade etti. Bunlar kaybedilirse şerefli bir millet olmaktan çıkılarak köle seviyesine inileceğini söyledi. 

Panelin sonunda oturum başkanı Prof. Dr. Mehmet Kırbıyık Mehmet Akif Ersoy’un “Ağlarım, ağlatamam, hissederim, söyleyemem. Dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım.” dizelerini okuyarak, şaire şöyle seslendi: “Belki biz seni tam anlayamadık ama ağladığını, anlattığını anlıyoruz. Vatan millet bayrak ve İstiklal Marşı’nın değişmezliğini bize çok güzel anlattın. Seni rahmetle minnetle anıyoruz. Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.”   

Program Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tahir Yüksek’in konuşmacılara plaket takdimi ile sona erdi.