24 Mayıs Dünya Şizofreni Günü Nedir?
Dünya Şizofreni Günü, ruhsal hastalıklara yönelik insani bakım ve tedavi sağlamaya yönelik ilk çabaları göstermede önemli bir figür olan Dr. Philippe Pinel'in onuruna oluşturulmuştur.
Dünya Şizofreni Günü’nün amacı; bu hastalığa karşı farkındalığı artırmak, özelinde şizofreni, genelinde tüm psikiyatrik hastalıklar ile ilgili mitler (efsaneler) ve batıl inançlarla mücadele etmek, insanlara doğru bilgileri ulaştırmak ve bu çok yanlış anlaşılan hastalığı çevreleyen damgalama ve ayrımcılığı yıkmanın yolunu açmaktır.
Son yıllarda, giderek daha fazla insanın (ünlüler dahil) depresyon veya anksiyete gibi rahatsızlıklarla mücadelelerini dile getirmesiyle birlikte ruhsal hastalıklara karşı tutumlar değişmiş olsa da, şizofreni ile ilgili hala çok fazla kafa karışıklığı ve eğitim eksikliği bulunmaktadır. Büyük ölçüde medyadaki yansımaları da bu durumu desteklemektedir. Gerçeklik algılarını bozan bir durumun belirtilerini yönetmek için mücadele eden insanlar yerine, ya sanatsal dahiler ya da saldırgan bireyler olarak tasvir edilmektedirler.
Şizofreni ile ilgili sosyal damgalamalar, bu durumla teşhis edilenlere zarar vermekle kalmaz, aynı zamanda birçokları için bir güvenlik meselesidir. Şizofreni gibi ciddi ruhsal bozuklukları olan kişiler kurbandan ziyade tehlike olarak görülmektedir. Halbuki araştırmalar, şizofreni hastalarının, fail olarak tutuklananlara kıyasla şiddet suçlarının kurbanı olma olasılığının 14 kata kadar daha fazla olduğunu göstermiştir. Maalesef şizofreni ile ilgili olumsuz tutumlar ve sosyal mesafe, damgalama ve ayrımcılık gibi davranışlar nesiller boyu aktarılmaktadır. Bu yüzden Dünya Şizofreni Günü gibi günler farkındalığı yaymak için önemlidir.
Şizofreni Farkındalığı Nasıl Yayılır?
Kendimizi ve toplumları kalp hastalığı gibi fiziksel sağlık sorunları hakkında eğitiyoruz. Benzer şekilde ruhsal hastalıklar, onları nasıl tanıyacağımız ve mevcut tedavi seçenekleri hakkında bilgilendirme toplantıları başlatmak da aynı derecede önemlidir.
- Kendinizi eğitin: Şizofreni hakkında toplantılar başlatmak ve başkalarına durum hakkında doğru bilgiler sunmak için önce kendinizi bu konuda eğitmelisiniz. Bu, farkındalığı yaymanın ve şizofreni hakkındaki sosyal yanlış anlama duvarını kırmanın en iyi yoludur.
- Sevdiklerinize nasıl olduklarını sorun: Başkalarına yardım etmek iç çevrenizle başlar. Aileniz, partneriniz ve iş arkadaşlarınızla konuşun ve onlara nasıl olduklarını sorun. Cevaplarını dinleyin ve desteğinizi sunun. Çok stresli veya depresyonda olduklarına dair herhangi bir belirti verirlerse, uygun kaynaklar olduğunu bilmelerini sağlayın. Örneğin, yüz yüze ya da çevrimiçi destek verebilecek ruh sağlığı merkezleri gibi.
- Deneyiminizi paylaşın: Birçok insan, başkalarıyla ilişki kurduklarında daha iyi ve daha az yalnız hisseder. Bu nedenle, daha önce ruhsal bir sorun ya da hastalıkla mücadele ettiyseniz, deneyiminizi başkalarıyla paylaşmak farkındalığın yayılmasına yardımcı olabilir ve onları mücadeleleri hakkında konuşmaya ve yardım almaya teşvik edebilir.
- Nazik bir dil kullanın: İnsanların söylediği veya yaptığı her şeyi kontrol edemeseniz ama başkalarından sözlerinin etkisini düşünmelerini nazikçe istemeye çalışabilirsiniz. Ruhsal hastalık damgasını zorlayan herhangi bir dil zararlıdır ve şizofreni gibi bir bozukluk teşhisi konan birinin kendini kötü hissetmesine ve yardım alma cesaretinin kırılmasına neden olabilir.
- Gönüllülük: Toplum merkezlerinde, ruh sağlığı kuruluşlarında veya etkinliklerde gönüllü olarak zaman geçirmek, yalnızca bu bozuklukların "nasıl göründüğü" hakkında gerçekçi ve yüz yüze eğitim sunmakla kalmaz, aynı zamanda başkalarını teşvik etmenize ve orada olmanıza da olanak tanır.
- Sosyal medyadan yararlanın: Instagram, Facebook, Twitter ve TikTok gibi sosyal medya uygulamaları şizofreni bilincini yayabileceğiniz harika platformlardır.