Kalp Kapağı Onarıldı Hayata Tutundu

17.11.2016

15 yıldır tedavisini ihmal ettiği hastalığı ölümüne neden oluyordu. 45 yaşındaki Fadim Dikyol bir anda fenalaştı ve acil hastaneye kaldırıldı. Karaman’daki ilk müdahalenin ardından Tıp Fakültesine (MTF) sevk edildi. Hayli zor geçen bir operasyonun ardından sağlığına kavuştu. Çocukluktan beri yürürken bile nefes almakta zorlanan Fadim Dikyol deyim yerindeyse rahat bir nefes aldı.

Rahat Bir Nefes Almak Neymiş 45 Yaşında Anladı

Sağlıklı bireylerin anlayamayacağı ancak rahatsızlığı olanlar için yaşamanın tam anlamıyla işkence haline geldiği bu hastalıkla 45 yıldır mücadele eden Fadim Dikyol kalp kapakçığında doğuştan eğilme ve göğüs kafesinde daralma rahatsızlıklarının olduğunu söyledi. Fadim Dikyol: “Daha önce doktorlara gittim, ‘ameliyat olursan masada kalabilirsin’, düzenli olarak gel ilaçlarının dozajını ayarlayalım dediler. Ben de fazla önemsemedim, ameliyatı düşünmedim.” dedi. 

İlk rahatsızlandığında Ankara’ya gittiğini ve orada kalp kapağında 1-2 cm eğilme var dediklerini belirten Dikyol, tedaviyi ihmal ettiğini aradan 5-6 yıl geçtikten sonra ise İstanbul’daki muayenede eğikliğin 2-3 cm’ye çıktığını öğrendiğini söyledi.

10 Kasım Perşembe günü nefes alamadığını ve acil hastaneye kaldırıldığını belirten Dikyol ilk müdahalesinin Karamanda yapıldığını daha sonra MTF’ye getirildiğini söyledi. Dikyol: “Şu anda çok şükür çok iyiyim. Tıp Fakültesi Hastanesindeki bütün doktorlara ve çalışanlara teşekkür ederim.” dedi.

Hasta Hayatını Kaybedebilirdi

Fadim Dikyol ani gelişen şiddetli nefes darlığı şikâyetiyle Karaman’a başvurmuş, acilden içeriye girdiğinde solunum yetmezliğine girmiş ve o sırada hemen solunum cihazına bağlanmış. Karaman’daki doktorların kendisine ulaştıklarını ve MTF’de hasta için yer ayarlandığını anlatan MTF Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Niyazi Görmüş: “Solunum cihazına bağlı bir şekilde hasta buraya getirildi. Tansiyonu son derece düşüktü. Büyük tansiyonu ilaçlarla ancak 7 – 7.5 civarına getirilebiliyordu. Perşembe gece bize gelmişti. Cuma sabahı tansiyonları düşüktü, ekosu yapıldı ve kapakta ciddi bir yırtık ile kaçak görüldü. Daha sonra uyutuldu ancak tüm müdahalelere rağmen hastamızın tansiyonunu 8 – 8.5 üstüne çıkaramadık. Genelde bu süreç kısır döngüye girip hastanın hayatını kaybetmesiyle sona erer.” dedi.

Kalp Kapağı Onarımı Hayli Zor ve Tecrübe Gerektirir

Hasta yakınlarıyla görüştükten sonra riskli olmasına rağmen ameliyata girdiklerini belirten Dr. Görmüş, ciddi bir yırtık ve ileri derecede dejenere olan kapağı ilk başta değiştirmeyi planladıklarını daha sonra son derece zor olan ve tecrübe gerektiren onarmayı tercih ettiklerini vurguladı. Dr. Görmüş: “4 - 5 ayrı hamle ile güzel bir kapak onarımı oldu. Kapakta herhangi bir kaçak kalmadı. Şu an kapak ameliyatıyla hastamız rahatladı. Ameliyata girdiğimizde hastamızın 7 – 8’ lerde olan tansiyonu ameliyat masasında kalbini çalıştırdığımızda 12’ ye yükseldi. Bu hastanın iyi bir durumda olduğunun göstergesiydi. Ameliyat sonrasında reanimasyon ünitemizden ve göğüs hastalıklarındaki arkadaşlardan yardım aldık. Onların destekleriyle solunum cihazını ayarladık. Bu iş bir ekip işi.” dedi.

Erken Müdahale Büyük Önem Taşıyor

Bu tür hastalara erken müdahalenin büyük önem taşıdığını aktaran Dr. Görmüş, Fadim Dikyol’un kalp kapaklarını çalıştıran alttaki iplerin uzayıp gevşedikten sonra koptuğunu en sonunda da akciğer ödemine girdiğini söyledi. “Zaten sınırlı bir akciğer kapasitesi vardı. Üzerine bir de akciğer ödemine girince hayatını kurtarması hayli zor hale geldi. Bu hastalar deyim yerindeyse sırat köprüsündedir.” diyen Dr. Görmüş bu tanıyı aldıktan sonra çok fazla gezmeden hemen doktoru bulup gerekli müdahalenin yapılması gerektiğini ve Tıp Fakültesinin kapısının her zaman açık olduğunu vurguladı. “Kapak ameliyatlarında ilk tercihimiz kapak onarım yapmak. Hastalar zamanında, ilk aşamada gelirlerse onarım yapma ihtimali çok daha yüksek.” diyen Prof. Dr. Niyazi Görmüş kapak onarımını tecrübeli merkezlerin yapmasının önemli olduğuna dikkat çekti.

5 Yıl Sonra Kalp Ameliyatları Daha Küçük Kesilerle Yapılacak

5 sene sonra küçük kesilerle ameliyat yapmayanlara kimsenin gidip ameliyat olmayacağını dile getiren Dr. Görmüş, “Biz şimdiden o işleri rutin hale getirdik. Bugünü değil 20 sene sonrasını düşünüp ameliyatlar yapıyoruz. Bir ameliyathanemiz hibrit ve orada anjiyo cihazımız var. Hastanın hiçbir yerini kesip dikmeden kasığından girerek damar içinden damarlar koyuyoruz ya da balon ve stent işlemlerini yapıyoruz. Hastanemizin bu sistemi kurmak için yatırdığı paranın ve maddi olanakların en az üç - dört katını hastanemize ve devletimize kazandırmıştır.” dedi.

Dünyadaki bütün gelişimlere açık bir şekilde bütün imkânların MTF’de mevcut olduğunu aktaran Dr. Görmüş, sürekli kendini geliştiren bir genç ekiple çalıştıklarını da vurguladı.

Paylaş